Ana içeriğe atla

TİK BOZUKLUKLARI

 




Tik Nedir?

  • Beden kaslarında istem dışı beliren aralıklı kasılmalardır.


Tik Bozukluğu Nedir?

  • Belirli kas gruplarında meydana gelen, birden ortaya çıkan yineleyici, ritmik olmayan, motor hareketler ya da ses çıkarma şeklinde görülen istem dışı hareketlerdir. 


Tikler;

  • Göz kırpma, burun kıvırma,
  • Dudak yalama, yüz buruşturma,
  • Parmaklarla oynama, parmakları tıklatma,
  • Ani kafa atımları, omuz silkme,
  • Ayakları sallama, vurma, sekme, 
  • El veya yüzün ''anlamlı'' hareketleri veya yavaş baş hareketleri,
  • Eşyalara veya insanlara dokunma,
  • Çömelme,
  • Eğilme ve bükülme hareketleri,
  • Parmaklarıyla sayı sayar gibi yapma,
  • Bir ileri bir geri adımlama 
gibi çeşitleri vardır.


Tik Türleri:
  1. Gelip Geçici Tikler
  2. Kronik Motor ve Vokal Tikler
  3. Tourette Sendromu
  4. Başka Türlü Adlandırılamayan Tikler
Gelip Geçici Tikler:
  • En az 4 haftada ortaya çıkan ancak  yıldan uzun sürmeyen, her gün gözlenebilen artmalar-azalmalar gösteren basit tiklerdir.
  • Oluşumunda daha çok çevresel faktörler ve stres etkilidir.
Kronik Motor ve Vokal Motor Tikler:
  • 1 yıldan uzun süren tiklerdir.
  • Vokal tikler; burun çekme, boğaz temizleme gibi duyulabilen tiklerdir. 
  • Motor tikler; kaş kaldırma, göz kırpma, elleri oynatma gibi görülebilen tiklerdir. 

  1. Basit Tikler: 1-2 saniye sürer. Hızlı ve tekrarlayıcıdır ancak bir amaca yönelik değildir. 
  2. Basit Motor Tikler: Göz kırpma, burun kırıştırma, yüz kaslarında meydana gelen oynama, omuzları sallama veya başı bir tarafa çevirme tek bir kas grubunu çalıştıran davranışlardır. 
  3. Basit Vokal Tikler: Boğazı temizleme, öksürme, burundan soluma, hırıltı ve horlama gibi sesleri aniden ortaya çıkarmasıdır. Vokal tiklerde meydana gelen ritim bozukluğu; sesin şiddetini ayarlayamama veya kelimelerin uzatılması gibi konuşma bozukluklarıdır. 
  4. Karmaşık Motor Tikler: Koklama, sıçrama, çömelme, sayı sayar gibi yapma, karşısındakini taklit etme, garip şekillerde durma, şaşırma, anlamamış gibi bakma gibi tiklerdir. 
  5. Vokal Karmaşık Tikler: Normal konuşmanın içeriğine uymayan kelime veya cümlelerin aniden söylenmesi şeklinde görülür. Küfür veya cinsel içerikli sözcükler gibi sosyal olarak kabul edilmesi mümkün olmayan garip kelimeler ve cümleler konuşmanın arasına girebilir ya da aniden ortaya çıkabilir. İstemsiz olarak kişinin kendi söylediği kelimeleri tekrar etmesi veya başkalarının son söylediği sözcüklerini tekrarlaması şeklindeki tiklerdir. 


Tourette Sendromu:
  • Çok sayıda motor ve vokal tiklerin birlikte görülmesidir.
  • Ardışık 3 aydan daha uzun süreli olarak tiklerin olmadığı bir dönemin olmaması gerekir.
  • Başlama yaşı 7-10 aralığıdır.
  • Sayılamayacak kadar sık gözlemlenir.
  • Genetik ve çevresel faktörler etkilidir. 
  • Basit ve geçici tikler yaygındır.
Gidiş ve Sonlanım:
  • Zaman zaman artış ve azalmalar gösteren tikler 20 yaşına doğru giderek hafifler.
  • Gidişi kötüleştiren etkenler arasında;
    • Tik şiddetinin yüksek olması,
    • Zayıf aile desteği,
    • Madde kullanımı,
    • Kronik hastalıklar 
           sayılabilir.


Başka Türlü Adlandırılamayan Tikler:
  • Özgül bir Tik Bozukluğunun tanı ölçütlerini karşılamayan tiklerle giden bozukluklar içindir. Örnekleri arasında, 4 haftadan daha kısa süren  ya da 18 yaşından  sonra başlayan tiklerdir.

Tikler inadına yapılan davranışlar değillerdir.

Tedavisi
  • Tedavi edilebilir hastalıklardandır.
    • Başta aile ve okul olmak üzere çocuğun yakın çevresinin tikler hakkında eğitilmesi gerekmektedir.
    • Çeşitli oyun ve hobiler, rahatlama müzikleri gibi etmenler mevcut stresi azaltarak, tikin veya tiklerin şiddetini azaltmaya yardımcı olabilir.
    • Çeşitli ilaçlar veya beyin pili ameliyatları bu süreçte yardımcı olabilmektedir. 

    Öneriler
    • Tiki olan bireyle konuşurken sık sık tik davranışını yapmaması gerektiğini anımsatmak bu davranışın yapılma sıklığını arttırabilir. Bu yüzden tiki olan bireylere yapmaması gerektiği söylenmemelidir.
    • Tikin bireyde gerginlik yaratması sebebiyle durumun kaynağı bulunarak düzeltici değişikliklere gidilmelidir.
    • Korku veren olaylar, kişiler, durumlar ve nesneler belirlenerek bireyin bunlardan kaçnılması sağlanmalıdır.
    • Kurulan ilişkilerde bireyin tikine fazla dikkat çekilmemelidir.
    • Gösterilen tik davranışının alay konusu olmasına izin verilmemelidir. 
    • Tik davranışını engellemek amacıyla bireye özgüven kazandırılmalıdır.

    Yorumlar

    Bu blogdaki popüler yayınlar

    ASPERGER SENDROMU

                                         ASPERGER SENDROMU NEDİR? Asperger sendromu 1944 yılında Hans Asperger tarafından tanımlanmıştır. Dr. Asperger bu çocukların duygularını irade ve ifade etme de zorluklar yaşadığını, toplumsal ipuçlarını anlamakta zorluk çektiklerini ve empati yapmakta zorluk çektiklerini belirtmiştir. Otizm'den farklı olarak dil becerilerinin zamanında geliştiği ve amacına yönelik kullanıldığı, çocuğun sosyal ilişki kurduğu görülmektedir.     Genellikle 4-11 yaş arasında görülür. Otizmde daha küçük yaş grubunda görülürken Asperger Sendromu'nda daha geç yaşlarda görülmesinin sebebi çocuğun sosyalleşmeye başlaması ile kazanılan sosyal becerilerdeki gerilik olarak gösterilir.   Asperger Sendromu'nun en önemli belirtileri aşırı içe kapanıklık, iletişim sorunu ve beceri zayıflığıdır . Ancak; Asperger Sendromlu çocukların ilgilendikleri konu hakkında konuşurken küçük birer profesör   kesildikleri görülmüştür. (Örneğin; yanardağlar ile çok ilgili olan

    ROMANTİK İLİŞKİLERDE BAĞLANMA

    Bağlanma Kuramı, yetişkin ilişkilerinde meydana gelen olumlu ve olumsuz pek çok yaşantıyı açıklamada etkili olan kuramlardan biridir. Hazan ve Shaver, Bowlby'nin Bağlanma Kuramını temel alarak yetişkinlikteki romantik ilişkilerin açıklanabileceğini öne sürmüştür. Hazan ve Shaver, 'insanların aşık olduklarındaki tutum ve duygularının, erken dönemlerde şekillenen bağlanma stilleri ile paralellik gösterdiğini'  savunmuştur.  Erken dönemde gelişen bağlanma stilleri ve zihinsel temsiller insan yaşamının sonraki dönemlerinde etkilidir. Kişilerin romantik ilişki, romantik eş ve benlik değerlendirmelerinde de etkilidir.  Bağlanma kuramına göre yakın ilişki, temel gereksinimleri karşılayabildiği ölçüde doyurucudur. Bağlanmanın kalitesi büyük oranda partnerin ulaşılabilirliğine ve gereksinimlere olumlu karşılık verebileceğine inanmaya bağlıdır. Bartholomev ve Horowitz, Bowlby'nin benliğe ve başkalarına ilişkin temsiller kavramını temel alarak bağlanma stillerini yeniden tanımlaya

    OTİZM VE OTİZMLİ ÇOCUĞA SAHİP OLMAK

     OTİZM NEDİR? Otizm, genellikle ilk 3 yaşta başlayan ve hayat boyu devam eden, kişinin etrafıyla sözel ve sözel olmayan şekilde uygun ilişki kuramaması şeklinde ifade edebileceğimiz gelişimsel bir bozukluktur. Günümüzde basit testler ile tanısı erken konulabilmektedir. Erken tanı ve uygun rehabilitasyon programı bu vakaların hayata kazandırılmasında büyük rol oynamaktadır. Otizmin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Genetik olduğu düşünülmektedir. Erkeklerde kızlara oranla daha sık görülür. Otizmlilerin %70'inde zeka geriliği vardır. %'10 unda ise üstün zeka görülebilir. Otizm ile birlikte dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, duygu durum bozuklukları ve epilepsi görülebilmektedir.    Otizm Belirtileri: Göz teması ya yoktur ya da kısıtlıdır.                                                        Adı ile seslenince tepki vermezler  Aşırı hareketli veya hareketsiz olabilirler.  Çevreleri ile ilgilenmezler  Sarılma ve öpme gibi fiziksel temastan hoşlanmazlar.   Konuşmada gec